14 Mayıs seçimleri için aylar öncesinden başlayan heyecanda artık son gün…
Adayların vaatleri seçim sürecinde gündemi belirleyen bahislerin başındaydı.
HDP ve Kandil’in de takviyesini alan Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayı CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, geçtiğimiz günlerde terörün finans kaynağı olan uyuşturucu ticaretini paka çekecek bir açıklamaya imza attı.
CHP önderi, “300 milyar dolar pak para getireceğim bu ülkeye. Pak para. O denli IMF’ye git yalvar yakar değil. Pak para. Uyuşturucu baronlarının parası, 300 milyar dolar para” sözlerini kullandı.
Bilgin: Muhalefet gelir gelmez Türkiye’yi 300 milyar dolar borca sokmak istiyor
Kılıçdaroğlu’nun bu açıklamalarına her bölümden reaksiyon yağdı.
Ülke TV yayınına katılan Çalışma ve Toplumsal Güvenlik Bakanı Vedat Alım, Kemal Kılıçdaroğlu’nun vaadine ait de yorumda bulunurken, “Tüm datalar Türkiye’nin enflasyonu denetim altına aldığını gösteriyor. Muhalefet gelir gelmez Türkiye’yi 300 milyar dolar borca sokmak istiyor. Bu borcu size kim verecekse onlar bile bir hesap yapar, sizden bir geri dönüşüm bekler. Türkiye’nin ekonomik muvaffakiyetini görmezden gelmeyelim. 31 milyonun üstünde istihdam yaratan bir iktisat. Bu büyük başarıyı görmezden gelmeyelim. Seçimden sonra da ekonomik istikrar süreceği için rastgele bir kur atağı olmayacak. Türkiye’nin önündeki yol açık, Türkiye bağımsız bir ülke olarak yoluna devam etmek istiyor” formunda konuştu.
Memur ve emekli zammı
Bilgin’in açıklamasından öne çıkan öbür başlıklar şöyle:
Biz geçtiğimiz günlerde kamu çalışanlarıyla çok güçlü bir mukavele yaptık. O sırada Cumhurbaşkanımız, ‘Memurların durumu nedir?’ diye sordu. ‘Onlara ne yapabiliriz?’ diye sordu. ‘Onlarla da ilgili bir çalışma yapalım’ dedi ve çalışmamızı önerdik. Cumhurbaşkanımız HAK-İŞ kongresinde açıkladı. Kademeli olarak memur maaşlarını ve artırım oranını da temmuz ayında açıklayacağız.
Emeklilerimizle ilgili de 7 bin 500 liranın üzerine enflasyon farkı ve refah hissesi vereceğiz. Üstüne dönük olarak bir düzenleme olacak. EYT’ye 120 milyar dolar kaynak ayırdık.
Asgari ücret
Fiyatların gerçek durumu, fiyat dalgalanmaları… 500 doların altında kalmadan bir minimum fiyat siyasetinin Türkiye açısından gerçekçi olduğu kanaatindeyim. Fiyatların alım gücünün artması iktisadın canlı tutulması açısından kıymetli. Minimum fiyatı artırdığınız vakit tüm fiyatlar üst hakikat tırmanıyor.
Türk iktisadı üretime devam ettiği sürece kaynak olur. Yeni kaynaklar da bulduk. Doğal gaz ve petrol bulduk. Potansiyel petrol alanının genişleme durumu var. Güç ithalatında harcadığımız kaynakların yerini tutacaktır.
Geçici çalışanlara yönelik çalışmalarımız tamamlandı. Taşeron emekçilerimiz için çalışmalar devam ediyor, verdiğimiz tüm kelamların gerisindeyiz.
Yorum Yok